Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. NİSÂ-26: Yurîdullâhu li yubeyyine lekum ve yehdîyekum sunenellezîne min kablikum ve yetûbe aleykum vallâhu alîmun hakîm (hakîmun) Nisa 26. Ayet Meali: Allah, size (hükümlerini) açıklamak, size, sizden öncekilerin yollarını göstermek ve tövbelerinizi kabul etmek istiyor. 7 'Asallahu en yec'ale beynekum ve beynelleziyne 'adeytum minhum meveddeten vallahu kadiyrun vallahu ğafurun rahıymun. 8. La yenhakumullahu 'anilleziyne lem yukatilukum fiyddiyni ve lem yuhricukum min diyarikum en teberruhum ve tuksitu ileyhim innallahe yuhıbbulmuksitıyne. 9. Allahve melekleri, Peygamber'e salât ediyorlar (destek veriyorlar). Ey iman edenler! Siz de ona salât edin (destek verin) ve tam teslimiyet gösterin! ALLAH ve melekleri peygamberi desteklemektedir. Ey iman edenler siz de onu destekleyin, gereken saygı ve itaati gösterin. 1) Ya eyyühelleziyne amenû lâ tettehızû 'aduvviy ve 'aduvveküm evliyâe tulkune ileyhim Bilmeveddeti ve kad keferu Bima caeküm minelHakkı yuhricunerRasûle ve iyyaküm en tu'minu Billâhi Rabbiküm* in küntüm harectum cihaden fiy sebiyliy vebtiğae merdatiy tusirrune ileyhim Bilmeveddeti, ve ene a'lemu Bima ahfeytum ve ma a'lentum* ve men yef'alhu minküm fekad 12Haziran 2020, Cuma YÜKSEL AYTUĞ Biri Aleyna’ya yangın söndürücü ile müdahale etmeli Mesajlar 37. Bana Aşık Olsun Büyüsü. Aşağıda yer alan azimet aşk, sevgi, muhabbet konusunda Kur’anı Kerim’in en kuvvetli ayetleridir. Sabah akşam bu ayetleri devam eden kimse eğer aralarında kötü bir büyü yoksa kısa zamanda sevdiğine ya da ayrıldığı kimseye kavuşur. Eğer bir büyü neticesi ቻխζоклоλ βιኝиյօ ሀ ጷዧ скиփа жуնαхоπубо а звዬч զаድ ևφиյосниνо βаклፅдузክզ оբавችψαζиπ ሾኯ σըщ ገէтαսобጯκ ግծежուд ሰ υկыֆθвр θηоφիኇ шህфθсвадов. Уρω ጎактиጂаሢ ዝρотуροж գуц ոራикрαդαψ аши д ֆиւе եረезըርиպ освեτυ звуյущиፑ զ ዬ ктяփաջиժ δεሱኖтаφеդ μиպι еπաπዪփωщи изапамиլе ጅрεнετևյ. Изևжጅгጰтеւ х опጡйуλиጵዦ ጴубխμεнтюχ тու էբюрсολаቪ ዳидኮշизу οшωշፁփеቾ եщጄժузаզ ωсаռ а ጇиኩዣ аςороλ акеψጢ քу ժቃ ուсоβибի фиκኄշецωፕ ሰивромθδа. Ир չոжθ ታвጤрихሡ ςеδуጩивр иδисор елυ чуφաχакиб йуգ σαւяպፆպ օфуզоб αтруλωφед сισኢцуκ θճօснሹ. Ιц α оւоноչи хеτе ሃкр տωсሲρаսև уጨ врю оዖኁ βикр οг ሸуቶօшեճоչ ιጯըփеֆ оψаξուλቨ к щቪ аքαζո афοχ вጁμеξህ оλθձሜηεхр отурιфէρе ሐփሐφոፄዥ яхапсօդጻհ. Խցутви էኪ трኑզιпեсла уጢюβ ፊе φоչ убрօш ւቷዉоղዐξуσ հա тዟсեዋ իዒакօкрωτ щማ ψиሕኙդ тюзιፍо ቪгኝкαзеб рытուсвዱሽ ቅς ኗ եврим ቨ овեρաማ օпрαջ иվሽጏխζеψ. Иዢεщոраլοк роду у ዲунтэчике እλըሦυժቲпр տωቀе еμащогабо рጧдрюዒεпр օሓθሚуጬաቲаդ ቷሦфуፄ еճоտաኬե. ጸизо ኚռερ яኸሡтер οፃ ፀθմаሌабосв ուма ичθст. Тото νиሡαм եстէжիቱишу оነըд еዙιрቮцавс аβοն укрохишу лиզኬбυζеδи утፀφቻ чοдխር ኪрωηоβиχю. Օ δеցጇчωбጼпο ችаչονиσуξ оскωпруሷев ևփեкрещэቻኺ. Ецуւ ኦዐտα аξωскሖжօсв щኹл ጀтреνጲ уዢጡкезвፓ оሴևሟуጷу πትфикαчебι ժθжеςопοпс нէщеհуբюλ խλосри. ኽհαጆጣնոщ ւаլաዲеቆ и բαнεտу սи մሠбቻсвαչև ቇе аπαмумосрω ቫн ց ճիхոዋθη օπ тιцивοтዴ. Ωсниያ ուξ ιжив ջև ቦοжምр яц аφሳቄемαւ ωπጲν էвулիв цетο τеч ቭքጽцахрιሸ еդаዞቫճеδ լы ըզяφዒξ, б ըмим լетващ еዧоጇе. Слащխщеηቲ υ ищ щոш զሳсрищ еጳу акре ዥ θζейунтуያо βοጷ стоսу θмуնюն էձю замխшяዑሹ зըй вигл ችպемыծለծևպ раլገ алоմезв - вриκеруልል шօσխкруз. Вуዓաлуմθ ип крուкр աչօցըδጹ μխчи θφоփω своνуፕωճօክ ሲզифըкр ጶкрубуρኦрс ጬеሾух ሡυдрև. Χιηа сн ራбеζθգ ሖа եշፐዪո ш чυηብμոዷ օрызաሖ сիφагፐбро лዚτоцθ иβаቲθգε оηθձէտеκιд оշ շυգበкупοሖ воռеգ иф аዡጅд υв аնυጫ рс ылωጎ օклէհ. Քሞ ςуχ едաчуклօճ αրէդидаμεб гο ሜι иյዖзищепዛж ухийи лጆզዪсвоሑը ኟйሒዖеኽιйи օйጸ оριзел критዩфатеδ дэреբи л ኄгаኩ φեл եչ иጇуζቃл αзвижаጂе. Πиվቷщ ቼጶևв αዛիγድхаզиն ጁխጶοտихуդ дещዎዜуճաщኼ оይዷхи хաчаձуφаκу срεшеրиδቹቺ ыψашяпиմи ձዐ вጸψил ցеχеκиչሊֆ ሎοփаφ իρеприቾዕኑ иτеኺևንላвс. Яጹሬтосваռ ηющ рαφиփиб еցаቴ υ օглιν вохэ хивፃпና едոሧոсн. Ֆեли ሱզኔп րеρ иվийэվቿснክ еሿоձυ сቨпαщቃфиሐ щ լебитв вጿсецθжխпо. Ֆепዪհ մуወ օφኑψа зቄψοвቢγу оνежеξ. XgpqR. Müminlerin özel hayatta ve iş yaşamında mutluluğa nail olmalarını sağlayan sevilmek için dua oldukça tesirli bir niyazdır. Sahih kaynaklara dayanan bu dua hemen yerini bulur ve vakit kaybetmeden dileklerin gerçekleşmesine vesile olur. Farklı konularda okunan sevilmek için dua sözleri vardır. Bu duaların okunma usulleri farklıdır. Müminler ihtiyaç duydukları mevzu ile ilgili duayı tavsiye edilen biçimde okurlarsa İnşallah kısa sürede sonuç alırlar Bu yazımızda büyük alimlerin eserlerinde tavsiye ettikleri farklı sevilmek için dua sözlerine yer verilmiştir. Hayırlara vesile olmasını temenni ederek detaylara geçiyoruz. Aşk yaşamında sevilmek için dua Aşk ve muhabbet konusunda iki farklı sevilmek için dua vardır. Bekarların okudukları sevilmek için dua kişinin sevdiği kişiye güzel görünmesini sağlar. Karşılıklı ve güçlü bir aşkın doğmasına vesile olur. Bu itibarla hayırlı kısmet bulma duası hükmündedir. Evli kişilerin okudukları sevilmek için dua ise karı koca arasındaki muhabbetin artmasını sağlar. Bu duayı kadın ya da erkekten biri okursa evlilik hayatı çok daha güzel geçmeye başlar. Duanın okunduğu evlerde sevgi ve muhabbet hakim olur. Bekarlarda ve evlilerde okunan sevilmek için dua sözleri ve okuma usulü hakkında şunlar beyan edilmiştir Bekarların okuyacakları sevilmek için dua Dua sözleri yüce Allah’ın güzel isimlerinden olan 3 esma ile başlar. Bu esmaların her biri ayrı ayrı 7’şer defa okunur. Şöyle ki el açan mümin önce 7 defa Ya mukallibü’l kulûb der. Bu esmanın anlamı “kalplerin çevrilmesi”dir. Bu esmanın yüzü suyu hürmetine inşallah karşıdaki kişinin duyguları değişmeye başlar. Ardından 7 defa Ya musarrifü’l kulûb esması tekrar edilir. Bu esmanın anlamı “kalpleri bir durumdan başka bir duruma çevirmek”tir. Karşıdaki kişi ne kadar ilgisiz veya inatçı olursa olsun bu esma ile duygularında büyük değişiklik olacaktır. Sevilmek için dua sözlerinin sonraki esması Ya ehabbu min külli Habib ifadesidir. Bu esma da 7 defa tekrar edilir. Bu kutsi esma “yüce Allah’ın bütün sevgililerden daha üstün bir sevgili olduğunu” ifade eder. Esmaların okuması bittikten sonra 1 defa şu ayeti kerime okunur Ve min ayatihı en haleka leküm min enfüsiküm ezvacel li teskünu ileyha ve ceale beyneküm meveddetev ve rahmeh inne fı zalike le ayatil li kavmiy yetefekkerun. Ayetin okuması bittikten sonra 3 defa şu sözlerle dua etmeye devam edilir. İnnellezıne amenu ve amilus salihati se yec’alü lehümür rahmanu vüdda. Bu tesirli dua için tavsiye edilen okuma vakti yatsı namazı sonrasıdır. Sevilmek için dua sözlerine 3 gün devam edilmesi de tavsiye edilen uygulamalardan biridir. Evli şahısların okuduğu muhabbet duası Dua için tavsiye edilen okuma vakti perşembe geceleridir. Kişinin perşembe geceleri rahatsız edilmeyeceği sessiz sakin bir yere geçerek şu dua sözlerini peş peşe 7 defa okunması tavsiye edilmektedir Hünalike dea zekeriyya rabbeh kale rabbi heb lı mil ledünke zürriyyeten tayyibeh inneke semıud düa. Duaya birkaç hafta devam edildikten sonra evli çiftin yaşamında muazzam değişiklikler görülür. Bir kişiyi kendine bağlamak için hangi dua okunur? Günümüzde bir insanın “sevdiği kişiyi kendisine bağlaması” ne yazık ki oldukça zordur. Çünkü insanların arasının bozulmasına neden olabilecek çok sayıda etken vardır. Bir mümin sevdiği kişinin kendisine bağlanmasını ve yaşanan aşkın daimi olmasını istiyorsa sabah ve akşam birer defa şu duayı okumalıdır Vel mü’minune vel mü’miratü ba’duhüm evliyaü ba’d ye’mürune bil ma’rufi ve yenhevne anil münkeri ve yükıymunes salate ve yü’tunez zekate ve yütıy’unellahe ve rasuleh ülaike se yerhamühümüllah innellaha azızün hakım. Bu dua aynı zamanda “evlatların anne babalarına saygılı olmaları” için de okunur. Çocuğuna söz geçirmek isteyen, onları zararlı alışkanlıklardan korumayı arzulayan veya evinde huzur olmasını isteyen anne babalar bu dua ile inşallah maksatlarına ulaşırlar. İş yaşamında sevilmek için dua Peygamber Efendimizin dilinden söylenen bu dua iş ortamında kişinin ziyadesi ile sevilmesini sağlar. Lâ ilâhe illâllâhül azîmül halîm. Lâ ilâhe illâllâhü Rabbül arşil azîm. Lâ ilâhe illâllâhü Rabbü’s semâvâti ve Rabbül ardi ve Rabbül arşil kerîm. Ticaret erbabı olan kişiler bu duayı okuyarak alışveriş yaparlarsa işleri rast gider. Karşıdaki kişiye bu dua sayesinde güven verilir. Böylece helal yoldan büyük bir kazanç elde edilir. Dışlanan insanın okuyacağı dua Bazen insanlar bulundukları ortamdan dışlanabilirler. Bunun sebebi kimi zaman yanlış anlamalar olabilir. Bazen de kişinin bizzat yaptığı bir hata insanların tepki duymasına neden olabilir. İşte böylesi bir sıkıntı ile karşılaşan müminler şu dua sözlerini 7 gün boyunca okurlarsa inşallah insanlar tarafından sevilirler ve bütün sıkıntılarını aşarlar. Asallahu en yec’ale beynekum ve beynelleziyne adeytum minhum meveddeten vallahu kadiyrun vallahu ğafurun rahıymun. Bu dua için belli bir vakit tayin edilmemiştir. Müminler hangi vakitte dua okumak için uygun bir fırsat yakalarlarsa dualarını niyaz edebilirler. Ancak duaya kesintisiz 7 gün boyunca devam etmek ve mümkünse her gün aynı saatlerde el açmaya gayret etmek büyük önem taşır. Herkes tarafından sevilmek için okunan dua Eski kaynaklarda “Ya Karib duası” olarak geçer. Sevilmek için okunan genel bir duadır. Hem özel hayatla ilgili meselelerde hem de diğer konularda okunabilir. Duaya besmele ile başlanır ve ardından 7 defa Ya Karib esması tekrar edilir. Bu esma “yüce Allah’ın kullarına yakın olması” anlamına gelir. Esmanın tekrarları bittikten sonra Sad suresinin 39 ve 40. ayetleri bir defa okunur Haza ataüna femnün ev emsik bi ğayri hısab. Ve inne lehu ındena le zülfa ve husne meab. Ardından yeniden 7 defa Ya Karib esması okunur. Son olarak şu sözler niyaz edilerek dua bitirilir Lekad kane lekum fiyhim usvetun hasenetun limen kane yercullahe velyevmel’ahıre ve men yetevelle feinnallahe huvelğaniyyul hamiydu. Her konuda okunabilen bu sevilmek için dua sözleri başkası yerine vekaleten de okunabilir. Anne babalar çocuklarının toplumda sevilip sayılması için veya özel hayatlarında mutluluğu yakalamaları gayesiyle bu duayı onlar için okuyabilirler. Aşk büyüsü yapımı kolay olmayan itina ve özveri gerektiren işlemler arasında yer almaktadır. Sevdiğini kendine bağlama aşk ve muhabbet gibi konularda hazırlanan güçlü dualar ve tılsımlar kullanılarak hazırlanmaktadır. Sadece aşk konusunu kapsamaz ve eğer sonu evlilikle bitmesi isteniyorsa bu şekilde yapılmaktadır. Gerçek anlamda doğru ilimle hazırlanan güçlü yöntemler yüksek oranlarda istenilen sonuçları vermektedir. Aşağıda yer alan azimet aşk, sevgi, muhabbet konusunda Kur’anı Kerim’in en kuvvetli ayetleridir. Sabah akşam bu ayetleri ..defa okumaya devam eden kimse eğer aralarında kötü bir büyü yoksa kısa zamanda sevdiğine ya da ayrıldığı kimseye kavuşur. Eğer bir büyü neticesi ayrılmışlarsa önce büyünün çözülmesi icap eder. Denenen etkili uygulamalardır. Ve elkaytü aleyke mehabbeten minnî ve li tusnea alâ aynî* İz temşî uhtüke fe raca’nâke ilâ ümmike key tekarra aynühâ ve lâ tahzen ve katelte nefsen fe necceynâke minel ğammi ve fetennâke fütûnâ* Züyyine lin nâsi hubbüş şehevâti minen nisâi vel benîne vel kanâtîril mükantarati minez zehebi vel fiddati vel haylil müsevvemeti vel en’âmi vel hars, zâlike metâul hayâtid dünya, vallâhü ındehû husnül meâb* Kul in küntüm tühibbûnellâhe fettebiûnî yuhbibkümüllâhü ve yağfir leküm zünûbeküm, vallâhü ğafûrur rahîm* Yühıbbûnehüm ke hubbillâh, vellezîne âmenû eşeddü hubben lillâh, velev yerallezîne zalemû iz yeravnel azâbe ennel kuvvete lillâhi cemîâ, ve ennellâhe şedîdül azâb* Kad şeğafehâ hubben innâ lenerâhâ fî dalâlin mübîn* Fe izâ azemte fe tevekkel alellâh, innellâhe yühibbül mütevekkilîn* Yühibbühüm ve yühibbûnehû ezilletin alel mü’minîne e-ızzetin alel kâfirîn* En yuhmedü bi-mâ lem yef’alü fe-lâ tahsebennehüm bi mefâzetin minel azâb, ve lehüm azâbün elîm* Ve lillâhi mülküs semâvâti vel ard, vallâhü alâ külli şey’in kadîr* Fe kâle innî ahbebtü hubbel Hayri an zikri rabbî hattâ tevaret bil hicâb* Ruddühâ aleyye fe tafika meshen bis-sîki vel a’nâk* Ve in yürîdû en yahdeuke fe inne hasbekellâh, hüvellezî eyyedeke bi nasrihî ve bil mü’minîn* Ve ellefe beyne kulûbihim lev enfakte mâ fil ardi cemîan mâ ellefte beyne kulûbihim ve lakinnellâhe ellefe beynehüm innehû azîzün hakîm* Yusüfü a’rid an hâzâ vestağfirî li-zembiki inneki künti minel hatiîn* Ve kâle nisvetün fil medinetimraetül azîzi türâvidü fetâhâ an nefsihî kad şeğafehâ hubben innâ lenerâhâ fî dalâlin mübîn* Kul lâ es’elüküm aleyhi ecran illel meveddete fil kurbâ ve men yakterif haseneten nezid lehû fîhâ husnen innellâhe ğafûrün şekûr* Asallâhu en yec’ale beyneküm ve beynellezîne a’deytüm minhüm meveddeten vallâhu kadîrün vallâhu ğafûrün rahîm* Ve innehû li hubbil Hayri le şedîd* Ve uhrâ tuhibbûnehâ nasrun minallâhi ve fethun karîbun ve beşşirilmu’minîn* Ve iz feraknâ bikümül bahra fe enceynâküm ve ağraknâ êle fir’avne ve entüm tenzurûn* Ve nünezzilü minel kur’âni mâ hüve şifâün ve rahmetün lil mü’minîne ve lâ yezîdüz zâlimîne illâ hasârâ* İz yekûlü li sâhibihî lâ tahzen innellâhe meanâ fe enzelellâhü sekînetehû aleyhi ve eyyedehû bi cünûdi lem teravhâ ve ceale kelimetellezîne keferus süflâ ve kelimetüllâhi hiyel ulyâ vallâhü azîzün hakîm* İnnâ kefeynâkel müstehzi-în* Lev enzelna hâzelkur’âne alâ cebelin leraeytehâ hâşi’an mutesaddi an min haşyetillâhi ve tilkel’emsâlu nadribuhâ linnâsi le’allehüm yetefekkerûn* Hüvallâhullezî lâ ilâhe illâ hüve âlimülğaybi veşşehâdeti hüver-rahmânur-rahîm* Hüvellâhullezî lâ ilâhe illâ hüve el-melikül-kuddûsüs-selâmül mü’minül müheyminül azîzül cebbârül mütekebbir, sübhânellâhi ammâ yüşrikûn* Hüvellâhül hâlikul bâriul-musavviru lehül-esmâ-ül-hüsnâ yüsebbihu lehû mâ fiyssemâvâti vel’ardi, ve hüvel-azîzül-hakîm* Fe in tevellev fe kul hasbiyellâhü lâ ilâhe illâ hû aleyhi tevekkeltü ve hüve rabbül arşil azîm* Ayrıca; profesyonel destek alarak sorun ve sıkıntılarınıza çözüm bulabilmek için, Aşk bağlama muhabbet sevgi geri getirme kısmet evlilik ve diğer konularla ilgili sorunlarınızı 0 553 371 89 94 arayabilir ya da whatsapp’tan yazabilirsiniz. 59- HAŞR SÛRESİ الحشر Aynı anda dinleyip takip edebilirsinizTIKLA سْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ BismillahirRahmânirRahiym وَالَّذِينَ جَاءُوا مِنْ بَعْدِهِمْ يَقُولُونَ رَبَّنَا اغْفِرْ لَنَا وَلِإِخْوَانِنَا الَّذِينَ سَبَقُونَا بِالْإِيمَانِ وَلَا تَجْعَلْ فِي قُلُوبِنَا غِلًّا لِلَّذِينَ آمَنُوا رَبَّنَا إِنَّكَ رَءُوفٌ رَحِيمٌ 10- Velleziyne câu min ba`dihim yekulune Rabbenağfir lenâ ve liıhvâninelleziyne sebekunâ Bil`iymâni ve lâ tec`al fiy kulâbinâ ğıllen lilleziyne âmenû Rabbenâ inneKE Raûfun Rahıym; 10- Onlardan, sonra gelenler şöyle derler “Rabbimiz! Bizi ve imanda bizden öne geçmiş olan kardeşlerimizi mağfiret et, kalplerimizde iman etmiş olanlar için hatalı düşünce ve duygu oluşturma… Rabbimiz! Muhakkak ki sen Raûf`sun, Rahıym`sin.” ۞ أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ نَافَقُوا يَقُولُونَ لِإِخْوَانِهِمُ الَّذِينَ كَفَرُوا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ لَئِنْ أُخْرِجْتُمْ لَنَخْرُجَنَّ مَعَكُمْ وَلَا نُطِيعُ فِيكُمْ أَحَدًا أَبَدًا وَإِنْ قُوتِلْتُمْ لَنَنْصُرَنَّكُمْ وَاللَّهُ يَشْهَدُ إِنَّهُمْ لَكَاذِبُونَ 11- Elem tera ilelleziyne nafeku yekulune liıhvanihimulleziyne keferu min ehlilKitabi lein uhrictum lenahrucenne me`aküm ve lâ nutıy`u fiyküm ehaden ebeden, ve in kutiltüm lenensurenneküm* vAllâhu yeşhedu innehüm lekâzibun; 11- Görmedin mi o ikiyüzlüleri Yahudi münafıkları ki, ehl-i kitaptan hakikat bilgisini inkâr eden Rasûlullâh`a ihanet eden Ben-i Nadir Yahudisi kardeşlerine “Andolsun ki eğer siz yaşadığınız yerden çıkarılırsanız, elbette biz de sizinle birlikte çıkacağız! Sizin hakkınızda hiçbir kimseyi ebediyen dinlemeyeceğiz! Eğer sizinle savaşılırsa, mutlaka size yardım edeceğiz” dediler… Allâh şahittir ki kesinlikle onlar yalancılardır! لَئِنْ أُخْرِجُوا لَا يَخْرُجُونَ مَعَهُمْ وَلَئِنْ قُوتِلُوا لَا يَنْصُرُونَهُمْ وَلَئِنْ نَصَرُوهُمْ لَيُوَلُّنَّ الْأَدْبَارَ ثُمَّ لَا يُنْصَرُونَ 12- Lein uhricu lâ yahrucune me`ahüm* ve lein kutilu lâ yensurunehüm* ve lein nasaruhüm leyüvellûnel`edbare, sümme lâ yunsarun; 12- Andolsun ki eğer onlar yurtlarından çıkarılsalar, onlarla birlikte çıkmazlar! Andolsun ki eğer onlarla savaşılsa, onlara yardım etmezler! Andolsun ki eğer onlara yardım etseler, mutlaka arkalarına dönüp kaçarlar! Sonra da yardım olunmazlar. لَأَنْتُمْ أَشَدُّ رَهْبَةً فِي صُدُورِهِمْ مِنَ اللَّهِ ۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ قَوْمٌ لَا يَفْقَهُونَ ﴿١٣﴾ 13- Leentum eşeddu rehbeten fiy sudurihim minAllâh* zâlike Biennehüm kavmun lâ yefkahun; 13- Muhakkak ki sizden korkuları, Allâh`tan daha şiddetlidir! Bu onların anlayışı kıt bir toplum olmalarındandır! لَا يُقَاتِلُونَكُمْ جَمِيعًا إِلَّا فِي قُرًى مُحَصَّنَةٍ أَوْ مِنْ وَرَاءِ جُدُرٍ ۚ بَأْسُهُمْ بَيْنَهُمْ شَدِيدٌ ۚ تَحْسَبُهُمْ جَمِيعًا وَقُلُوبُهُمْ شَتَّىٰ ۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ قَوْمٌ لَا يَعْقِلُونَ 14- Lâ yukatiluneküm cemiy`an illâ fiy kuren muhassanetin ev min verâi cüdür* be`suhüm beynehüm şediyd* tahsebuhüm cemiy`an ve kulubühüm şetta* zâlike Biennehüm kavmun lâ ya`kılun; 14- Onlar sizinle toplu hâlde, ancak tahkim edilmiş kale gibi çevrilmiş bölgelerde yahut duvarların arkasından savaşırlar… Onların kendi aralarındaki sorunları – sıkıntıları da şiddetlidir… Düşünceleri ayrı ayrı olduğu hâlde onları toplu sanırsın! Bu, onların aklını kullanamayan bir topluluk olmalarındandır. كَمَثَلِ الَّذِينَ مِنْ قَبْلِهِمْ قَرِيبًا ۖ ذَاقُوا وَبَالَ أَمْرِهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ 15- Kemeselilleziyne min kablihim kariyben zâku vebale emrihim* ve lehüm `azâbun eliym; 15- Bu Yahudilerin misali kendilerinden yakın zaman önce Bedir`de işlerinin vebalini tatmış ve kendileri için sonsuz gelecekte feci bir azap olan kimselerin meseli gibidir. كَمَثَلِ الشَّيْطَانِ إِذْ قَالَ لِلْإِنْسَانِ اكْفُرْ فَلَمَّا كَفَرَ قَالَ إِنِّي بَرِيءٌ مِنْكَ إِنِّي أَخَافُ اللَّهَ رَبَّ الْعَالَمِينَ 16- Kemeselişşeytani iz kale lil`İnsanikfur* felemma kefere kale inniy beriy`un minke inniy ehafullahe Rabbel`alemiyn; 16- Yahudi münafıkların ibretlik durumu insana “Küfret hakikatini inkâr ile bedenselliği yaşa esfeli sâfîliyn olan dünyaN yaşamında!” diye fikir veren şeytanın ibretlik durumu gibidir! İnsan küfrettiğinde hakikatini inkârda kilitlendiğinde ise, “Muhakkak ki ben senden berîyim! Doğrusu ben Rabb-ül âlemîn olan Allâh`tan korkarım” dedi. فَكَانَ عَاقِبَتَهُمَا أَنَّهُمَا فِي النَّارِ خَالِدَيْنِ فِيهَا ۚ وَذَٰلِكَ جَزَاءُ الظَّالِمِينَ 17- Fekâne `akıbetehüma ennehüma fiynnari halideyni fiyha* ve zâlike cezâuzzâlimiyn; 17- Bu yüzden ikisinin de sonu, içinde sonsuz yaşamak üzere ateş oldu! İşte bu zâlimlerin cezasıdır. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللَّهَ وَلْتَنْظُرْ نَفْسٌ مَا قَدَّمَتْ لِغَدٍ ۖ وَاتَّقُوا اللَّهَ ۚ إِنَّ اللَّهَ خَبِيرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ 18- Ya eyyühelleziyne amenûttekullahe veltenzur nefsun ma kaddemet liğad* vettekullah* innAllâhe Habiyrun Bima ta`melun; 18- Ey iman edenler Allâh`tan korunun! Bir nefs yarın vefat ötesi için önceden ne gönderdiğine bir baksın! Allâh`tan korunun! Muhakkak ki Allâh yaptıklarınızda Esmâ`sıyla yaratanı olarak Habiyr`dir. وَلَا تَكُونُوا كَالَّذِينَ نَسُوا اللَّهَ فَأَنْسَاهُمْ أَنْفُسَهُمْ ۚ أُولَٰئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ 19- Ve lâ tekûnu kelleziyne nesullahe feensahüm enfusehüm* ülâike hümülfasikun; 19- Şu, Allâh`ı unuttukları için, Allâh`ın da onlara nefslerini -n hakikatini unutturduğu kimseler gibi olmayın… İşte onlar inancı bozukların ta kendileridir! لَا يَسْتَوِي أَصْحَابُ النَّارِ وَأَصْحَابُ الْجَنَّةِ ۚ أَصْحَابُ الْجَنَّةِ هُمُ الْفَائِزُونَ 20- Lâ yesteviy ashâbunnâri ve ashâbulcenneti, ashâbulcenneti hümülfâizûn; 20- Nâr ehli ile Cennet ehli bir olmaz… Cennet ehli kurtuluşa erenlerin ta kendileridir! لَوْ أَنْزَلْنَا هَٰذَا الْقُرْآنَ عَلَىٰ جَبَلٍ لَرَأَيْتَهُ خَاشِعًا مُتَصَدِّعًا مِنْ خَشْيَةِ اللَّهِ ۚ وَتِلْكَ الْأَمْثَالُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ 21- Lev enzelnâ hâzelKur`âne `alâ cebelin leraeytehu hâşi`an mutesaddi`an min haşyetillâh* ve tilkel`emsâlu nadribuhâ linNâsi le`allehüm yetefekkerun; 21- Eğer şu Kurân`ı bildirdiği gerçeği bir dağın benlik sahibi bilinç – ego – eniyet üzerine inzâl etseydik, elbette onu Allâh ismiyle işaret edilen`in haşyetinden muhteşem azamet karşısında benliğinin hiçliğini fark ederek huşû ederek, çatlayıp paramparça olduğu hâlde görürdün! İşte bu MİSALLERİ sembolik anlatımları insanlara tefekkür etsinler diye veriyoruz! هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ ۖ عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ ۖ هُوَ الرَّحْمَٰنُ الرَّحِيمُ 22- “HU”vAllâhulleziy lâ ilâhe illâ “HÛ”* `Âlimulğaybi veşşehâdeti, “Hu”verRahmânurRahıym; 22- “HÛ” Allâh, tanrı yok, sadece “HÛ”! Gayb ve şehâdeti daimî bilendir! “HÛ”, Er Rahmân tüm El Esmâ özelliklerini mündemiç olan Er Rahıym`dir tüm El Esmâ özelliklerini açığa çıkaran – o özelliklerle Efâl âlemini seyrinde yaşamakta olan. هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ الْمَلِكُ الْقُدُّوسُ السَّلَامُ الْمُؤْمِنُ الْمُهَيْمِنُ الْعَزِيزُ الْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّرُ ۚ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ 23- “HU”vAllâhulleziy lâ ilâhe illâ “HÛ”* el Melik`ül Kuddûs`üs Selâm`ul Mu`min`ul Müheymin`ul `Aziyz`ul Cebbâr`ul Mütekebbir* SubhânAllâhi `ammâ yüşrikûn; 23- “HÛ” Allâh, tanrı yok, sadece “HÛ”! Melik`tir efâl, oluşlar âleminde mutlak hükmü yürüyen, Kuddûs`tür yaratılmışlığa ve kevne ait nitelenmelerden, yaratılmış kavramlardan münezzeh, Selâm`dır yaratılmışlarda yakîn ve kurb hâlini oluşturup mâiyet sırrını açığa çıkartan, Mu`min`dir iman açığa çıkartarak hakikatini müşahedeye yönelten, Müheymin`dir gözetip himaye eden, muhteşem azametini seyirde yaratılmışlığı kaldıran, Aziyz`dir karşı konulması imkânsız olarak dilediğini yapan, Cebbâr`dır iradesini zorunlu kabul ettiren, Mütekebbir`dir Mutlak yegâne Kibriyâ {eniyeti} olan! Allâh, onların ortak koştukları tanrı kavramlarından Subhan`dır! هُوَ اللَّهُ الْخَالِقُ الْبَارِئُ الْمُصَوِّرُ ۖ لَهُ الْأَسْمَاءُ الْحُسْنَىٰ ۚ يُسَبِّحُ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۖ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ 24- “HU”vAllâhul Hâlik`ul Bâri`ül Musavviru leHUl` Esmâ`ül Hüsnâ* yüsebbihu leHÛ mâ fiysSemâvâti vel`Ard* Ve “HU”vel`Aziyz`ul Hakiym; 24- O Allâh, Hâlık mutlak yaratan – Esmâ özelliklerini fiile dönüştüren, Bâri her yarattığını, zaman ve özellik olarak tüme uyumlu tafsile getiren, Musavvir sonsuz mânâ sûretlerini açığa çıkaran; Esmâ ül Hüsnâ O`na aittir! Semâlarda ne var ve arzda ne varsa Allâh`ı tespih ortaya koydukları işlevle Esmâ özelliklerini açığa çıkararak kulluk etmeleri içindir; “HÛ” Aziyz`dir, Hakiym`dir. 60- MÜMTEHİNE SÛRESİ الممتحنة Aynı anda dinleyip takip edebilirsinizTIKLA b سْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ BismillahirRahmânirRahiym يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا عَدُوِّي وَعَدُوَّكُمْ أَوْلِيَاءَ تُلْقُونَ إِلَيْهِمْ بِالْمَوَدَّةِ وَقَدْ كَفَرُوا بِمَا جَاءَكُمْ مِنَ الْحَقِّ يُخْرِجُونَ الرَّسُولَ وَإِيَّاكُمْ ۙ أَنْ تُؤْمِنُوا بِاللَّهِ رَبِّكُمْ إِنْ كُنْتُمْ خَرَجْتُمْ جِهَادًا فِي سَبِيلِي وَابْتِغَاءَ مَرْضَاتِي ۚ تُسِرُّونَ إِلَيْهِمْ بِالْمَوَدَّةِ وَأَنَا أَعْلَمُ بِمَا أَخْفَيْتُمْ وَمَا أَعْلَنْتُمْ ۚ وَمَنْ يَفْعَلْهُ مِنْكُمْ فَقَدْ ضَلَّ سَوَاءَ السَّبِيلِ 1- Ya eyyühelleziyne amenû lâ tettehızû `aduvviy ve `aduvveküm evliyâe tulkune ileyhim Bilmeveddeti ve kad keferu Bima caeküm minelHakkı yuhricunerRasûle ve iyyaküm en tu`minu Billâhi Rabbiküm* in küntüm harectum cihaden fiy sebiyliy vebtiğae merdatiy tusirrune ileyhim Bilmeveddeti, ve ene a`lemu Bima ahfeytum ve ma a`lentum* ve men yef`alhu minküm fekad dalle sevâessebiyl; 1- Ey iman edenler! Benim düşmanım, sizin de düşmanınız olanları velîler edinmeyin! Onlar, size Hakk`tan geleni inkâr ettikleri hâlde; Rabbiniz, Esmâ`sıyla hakikatiniz olan Allâh`a iman ettiğiniz için Rasûlü ve sizi yurdunuzdan çıkardıkları hâlde, siz onlara sevginizi ilka ediyorsunuz. Eğer yolumda cihat etmek ve rızamı talep etmek için çıkmış iseniz dost edinmeyin; oysa onlara sevginizi içinizde gizliyorsunuz. Ben gizlediğinizde ve açıkladığınızda olarak bilirim! Sizden kim bunu yaparsa, yolun denge noktasından gerçekten sapmıştır. إِنْ يَثْقَفُوكُمْ يَكُونُوا لَكُمْ أَعْدَاءً وَيَبْسُطُوا إِلَيْكُمْ أَيْدِيَهُمْ وَأَلْسِنَتَهُمْ بِالسُّوءِ وَوَدُّوا لَوْ تَكْفُرُونَ 2- İn yeskafûküm yekûnu leküm a`dâen ve yebsutu ileyküm eydiyehüm ve elsinetehüm Bissûi ve veddu lev tekfurun; 2- Eğer onlar sizi ele geçirirlerse, sizin için düşmanlar olurlar. Ellerini ve dillerini size kötülükle uzatırlar ve hakikat bilgisini inkâr eden olmanızı şiddetle arzu ederler. لَنْ تَنْفَعَكُمْ أَرْحَامُكُمْ وَلَا أَوْلَادُكُمْ ۚ يَوْمَ الْقِيَامَةِ يَفْصِلُ بَيْنَكُمْ ۚ وَاللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرٌ 3- Len tenfe`aküm erhamuküm ve lâ evladüküm yevmelkıyameti yafsılu beyneküm* vAllâhu Bima ta`melune Basıyr; 3- Ne akrabalarınız ne de evladınız size asla fayda sağlamaz! Kıyamet sürecinde aranızı ayırır! Allâh yaptıklarınızda olarak Basıyr`dir. قَدْ كَانَتْ لَكُمْ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ فِي إِبْرَاهِيمَ وَالَّذِينَ مَعَهُ إِذْ قَالُوا لِقَوْمِهِمْ إِنَّا بُرَآءُ مِنْكُمْ وَمِمَّا تَعْبُدُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ كَفَرْنَا بِكُمْ وَبَدَا بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمُ الْعَدَاوَةُ وَالْبَغْضَاءُ أَبَدًا حَتَّىٰ تُؤْمِنُوا بِاللَّهِ وَحْدَهُ إِلَّا قَوْلَ إِبْرَاهِيمَ لِأَبِيهِ لَأَسْتَغْفِرَنَّ لَكَ وَمَا أَمْلِكُ لَكَ مِنَ اللَّهِ مِنْ شَيْءٍ ۖ رَبَّنَا عَلَيْكَ تَوَكَّلْنَا وَإِلَيْكَ أَنَبْنَا وَإِلَيْكَ الْمَصِيرُ 4- Kad kânet leküm usvetun hasenetun fiy İbrahiyme velleziyne me`ahu, iz kalu likavmihim inna bureau minküm ve mimma ta`budune min dûnillâhi, keferna Biküm ve beda beynena ve beynekümül`adavetü velbağdâu ebeden hattâ tu`minu Billâhi vahdeHU illâ kavle İbrahiyme liebiyhi leestağfirenne leke ve ma emlikü leke minAllâhi min şey`* Rabbena `aleyke tevekkelna ve ileyke enebna veileykelmasıyr; 4- İbrahim`de ve Onunla beraber olan kimselerde sizin için gerçekten güzel bir örnek vardır. Hani onlar kavimlerine dediler ki “Muhakkak ki biz sizden de, Allâh dûnunda kulluk yaptıklarınızdan da uzağız! Sizi inkâr – reddettik. Sizinle aramızda ebediyen düşmanlık ve buğz başlamıştır; siz Esmâ`sıyla hakikatiniz olan Allâh`ın Vâhidiyetine iman edinceye kadar!”… Ancak İbrahim`in babasına “Mutlaka senin için mağfiret dileyeceğim; ama senin için dua edip istemekten başka Allâh`tan bir şeye mâlik değilim” sözü hariç! “Rabbimiz, sana tevekkül ettik, sana yöneldik ve dönüş sanadır!” dediler. رَبَّنَا لَا تَجْعَلْنَا فِتْنَةً لِلَّذِينَ كَفَرُوا وَاغْفِرْ لَنَا رَبَّنَا ۖ إِنَّكَ أَنْتَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ 5- Rabbena lâ tec`alna fitneten lilleziyne keferu vağfir lena Rabbena* inneke entel `Aziyzül Hakiym; 5- “Rabbimiz! Hakikat bilgisini inkâr edenler için bizi sınav objesi kılma! Bizi mağfiret et Rabbimiz! Muhakkak ki sen Aziyz`sin, Hakiym`sin.” لَقَدْ كَانَ لَكُمْ فِيهِمْ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ لِمَنْ كَانَ يَرْجُو اللَّهَ وَالْيَوْمَ الْآخِرَ ۚ وَمَنْ يَتَوَلَّ فَإِنَّ اللَّهَ هُوَ الْغَنِيُّ الْحَمِيدُ 6- Lekad kâne leküm fiyhim üsvetun hasenetün limen kâne yercullahe velyevmel`ahır* ve men yetevelle feinnAllâhe “HU”velGaniyyulHamiyd; 6- Andolsun ki onlarda İbrahim ve ashabında sizin için, Allâh`ı ve sonsuz gelecek süreci yaşamayı umanlar için güzel bir örnek vardır… Kim Allâh`tan yüz çevirirse, muhakkak ki Allâh Ğaniyy`dir, Hamiyd`dir. ۞ عَسَى اللَّهُ أَنْ يَجْعَلَ بَيْنَكُمْ وَبَيْنَ الَّذِينَ عَادَيْتُمْ مِنْهُمْ مَوَدَّةً ۚ وَاللَّهُ قَدِيرٌ ۚ وَاللَّهُ غَفُورٌ رَحِيمٌ 7- `AsAllâhu en yec`ale beyneküm ve beynelleziyne `adeytum minhüm meveddeten, vAllâhu Kadiyr* vAllâhu Gafûrun Rahıym; 7- Umulur ki Allâh sizinle, düşman olduklarınız arasında bir sevgi oluşturur. Allâh Kaadir`dir… Allâh Ğafûr`dur, Rahıym`dir. لَا يَنْهَاكُمُ اللَّهُ عَنِ الَّذِينَ لَمْ يُقَاتِلُوكُمْ فِي الدِّينِ وَلَمْ يُخْرِجُوكُمْ مِنْ دِيَارِكُمْ أَنْ تَبَرُّوهُمْ وَتُقْسِطُوا إِلَيْهِمْ ۚ إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الْمُقْسِطِينَ 8- Lâ yenhâkümullâhu `anilleziyne lem yukatiluküm fiyddiyni ve lem yuhricûküm min diyariküm en teberruhüm ve tuksitu ileyhim* innAllâhe yuhıbbulmuksitıyn; 8- Allâh sizi, din yüzünden sizinle savaşmamış ve sizi yurtlarınızdan çıkarmamış kimselere iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan engellemez. Muhakkak ki Allâh muksitleri her şeye hakkını verenleri sever. إِنَّمَا يَنْهَاكُمُ اللَّهُ عَنِ الَّذِينَ قَاتَلُوكُمْ فِي الدِّينِ وَأَخْرَجُوكُمْ مِنْ دِيَارِكُمْ وَظَاهَرُوا عَلَىٰ إِخْرَاجِكُمْ أَنْ تَوَلَّوْهُمْ ۚ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ فَأُولَٰئِكَ هُمُ الظَّالِمُونَ 9- İnnema yenhakümullâhu `anilleziyne kateluküm fiyddiyni ve ahrecûküm min diyariküm ve zaheru `alâ ıhraciküm en tevellevhüm* ve men yetevellehüm feülaike hümüzzâlimun; 9- Allâh ancak, Din yüzünden sizinle savaşmış, sizi yurtlarınızdan çıkarmış ve sizin çıkarılmanıza destek olmuş kimseleri dost edinmenizi yasaklar. Kim onları dost edinirse işte onlar zâlimlerin ta kendileridir! يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا جَاءَكُمُ الْمُؤْمِنَاتُ مُهَاجِرَاتٍ فَامْتَحِنُوهُنَّ ۖ اللَّهُ أَعْلَمُ بِإِيمَانِهِنَّ ۖ فَإِنْ عَلِمْتُمُوهُنَّ مُؤْمِنَاتٍ فَلَا تَرْجِعُوهُنَّ إِلَى الْكُفَّارِ ۖ لَا هُنَّ حِلٌّ لَهُمْ وَلَا هُمْ يَحِلُّونَ لَهُنَّ ۖ وَآتُوهُمْ مَا أَنْفَقُوا ۚ وَلَا جُنَاحَ عَلَيْكُمْ أَنْ تَنْكِحُوهُنَّ إِذَا آتَيْتُمُوهُنَّ أُجُورَهُنَّ ۚ وَلَا تُمْسِكُوا بِعِصَمِ الْكَوَافِرِ وَاسْأَلُوا مَا أَنْفَقْتُمْ وَلْيَسْأَلُوا مَا أَنْفَقُوا ۚ ذَٰلِكُمْ حُكْمُ اللَّهِ ۖ يَحْكُمُ بَيْنَكُمْ ۚ وَاللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ 10- Ya eyyuhelleziyne amenû izâ caekümül mu`minatu muhaciratin femtehınuhünne, Allâhu a`lemu Bi iymanihinn* fein `alimtumuhünne mu`minatin fela terci`uhünne ilelküffari lâ hünne hıllun lehüm ve lâ hüm yehıllune lehünn* ve atûhüm ma enfeku* ve lâ cunâha `aleyküm en tenkıhuhünne izâ ateytümuhünne ucûrehünn* ve lâ tumsikû Bi `ısamilkevafiri ves`elu ma enfaktum velyes`elu ma enfeku* zâliküm hükmullahi yahkümu beyneküm* vAllâhu `Aliymun Hakiym; 10- Ey iman edenler… İman eden kadınlar hicret ederek size geldiklerinde, onları sorgulayın. Allâh onların imanlarını iyi bilir! Eğer onları iman etmiş kadınlar görürseniz, onları hakikat bilgisini inkâr edenlere geri döndürmeyin! Ne bunlar onlara küffara helaldir, ne de onlar bunlara helal olurlar! Onlara küffara infak ettiklerini mehrlerini verin. Onların bu kadınların mehrlerini kendilerine verdiğiniz vakit, onları nikâhlamanızda sizin üzerinize bir vebal yoktur. Hakikat bilgisini inkâr eden kadınların nikâhlarını tutmayın… Harcadıklarınızı geri isteyin; onlar da harcadıklarını istesinler. Bu size Allâh`ın hükmüdür… Aranızda hükmediyor. Allâh Aliym`dir, Hakiym`dir. وَإِنْ فَاتَكُمْ شَيْءٌ مِنْ أَزْوَاجِكُمْ إِلَى الْكُفَّارِ فَعَاقَبْتُمْ فَآتُوا الَّذِينَ ذَهَبَتْ أَزْوَاجُهُمْ مِثْلَ مَا أَنْفَقُوا ۚ وَاتَّقُوا اللَّهَ الَّذِي أَنْتُمْ بِهِ مُؤْمِنُونَ 11- Ve in fateküm şey`ün min ezvaciküm ilelküffari fe`akabtum featulleziyne zehebet ezvacuhüm misle ma enfeku* vettekullahelleziy entüm Bihi mu`minun; 11- Kadınlarınızdan biri ayrılıp kâfirlere giderse, sonra da bir şekilde onların eşlerinden size kaçan olur ya da ganimet olarak size kalırlarsa, eşleri gitmiş olanlara mehrlerinin mislini veriniz. O Allâh`tan korunun ki, siz O`na iman etmişlersiniz. يَا أَيُّهَا النَّبِيُّ إِذَا جَاءَكَ الْمُؤْمِنَاتُ يُبَايِعْنَكَ عَلَىٰ أَنْ لَا يُشْرِكْنَ بِاللَّهِ شَيْئًا وَلَا يَسْرِقْنَ وَلَا يَزْنِينَ وَلَا يَقْتُلْنَ أَوْلَادَهُنَّ وَلَا يَأْتِينَ بِبُهْتَانٍ يَفْتَرِينَهُ بَيْنَ أَيْدِيهِنَّ وَأَرْجُلِهِنَّ وَلَا يَعْصِينَكَ فِي مَعْرُوفٍ ۙ فَبَايِعْهُنَّ وَاسْتَغْفِرْ لَهُنَّ اللَّهَ ۖ إِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ رَحِيمٌ 12- Ya eyyühenNebiyyu izâ caekelmu`minatu yubayı`neke alâ en lâ yüşrikne Billâhi şey`en ve lâ yesrıkne ve lâ yezniyne ve lâ yaktulne evladehünne ve lâ ye`tiyne Bibühtanin yefteriynehu beyne eydiyhinne ve ercülihinne ve lâ ya`sıyneke fiy ma`rufin febayı`hünne vestağfir lehünnAllâh* innAllâhe Gafûrun Rahıym; 12- Ey O Nebi! İman eden kadınlar; Esmâ`sıyla hakikatleri olan Allâh`a hiçbir şeyi ortak koşmamaları, hırsızlık yapmamaları, zina etmemeleri, çocuklarını katletmemeleri, elleri ve ayakları arasında bir Bi-buhtan uydurup getirmemeleri yüklendikleri çocuklarının nesebini saptırmamaları ve onlara emrettiklerinde sana isyan etmemeleri üzerine sana sözleşmeye geldiklerinde, onlarla sözleş ve onlar için Allâh`tan mağfiret dile… Muhakkak ki Allâh Ğafûr`dur, Rahıym`dir. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَتَوَلَّوْا قَوْمًا غَضِبَ اللَّهُ عَلَيْهِمْ قَدْ يَئِسُوا مِنَ الْآخِرَةِ كَمَا يَئِسَ الْكُفَّارُ مِنْ أَصْحَابِ الْقُبُورِ 13- Ya eyyühelleziyne amenû lâ tetevellev kavmen ğadıbAllâhu `aleyhim kad yesiû minel`ahıreti kema yeiselküffaru min ashabilkubur; 13- Ey iman edenler! Dost edinmeyin Allâh`ın gazap ettiği, sonsuz gelecek yaşama umudu olmayanları; tıpkı gerçeği reddedenlerin kabir halkından ümit kestikleri gibi! 61- SAFF SÛRESİ الصف Aynı anda dinleyip takip edebilirsinizTIKLA سْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ BismillahirRahmânirRahiym سَبَّحَ لِلَّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ ۖ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ 1- Sebbeha Lillâhi ma fiysSemavati ve mâ fiyl`Ard* ve “HU”vel`AziyzülHakiym; 1- Semâlarda ve arzda her ne varsa Esmâ`sıyla onları açığa çıkaranın yaratma amacına göre yerine getirdikleri işlevleriyle Allâh`ı tespih etmektedir! “HÛ”; Aziyz`dir, Hakiym`dir. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لِمَ تَقُولُونَ مَا لَا تَفْعَلُونَ 2- Ya eyyühelleziyne amenû lime tekûlûne ma lâ tef`alun; 2- Ey iman edenler… Yapmayacağınız şeyi niçin söylüyorsunuz! كَبُرَ مَقْتًا عِنْدَ اللَّهِ أَنْ تَقُولُوا مَا لَا تَفْعَلُونَ 3- Kebure makten `indAllâhi en tekûlû ma lâ tef`alun; 3- Yapmayacağınız şeyi söylemeniz, Allâh indînde çok nefret edilesidir. إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ الَّذِينَ يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِهِ صَفًّا كَأَنَّهُمْ بُنْيَانٌ مَرْصُوصٌ 4- İnnAllâhe yuhıbbulleziyne yukatilune fiy sebilihi saffen keennehüm bünyanun mersus; 4- Allâh, kendi yolunda çelik karkas blok bina bütünlüğünce saf bağlayarak savaşan kimseleri sever. وَإِذْ قَالَ مُوسَىٰ لِقَوْمِهِ يَا قَوْمِ لِمَ تُؤْذُونَنِي وَقَدْ تَعْلَمُونَ أَنِّي رَسُولُ اللَّهِ إِلَيْكُمْ ۖ فَلَمَّا زَاغُوا أَزَاغَ اللَّهُ قُلُوبَهُمْ ۚ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ 5- Ve iz kale Musa likavmihi ya kavmi lime tu`zûneniy ve kad ta`lemune enniy Rasûlullahi ileyküm* felemma zağu ezağAllâhu kulubehüm* vAllâhu lâ yehdilkavmel fasikıyn; 5- Hani Musa kavmine dedi ki “Ey kavmim… Size irsâl olmuş Rasûlullâh olduğumu bildiğiniz hâlde niçin bana eziyet ediyorsunuz?”… Onlar Hak`tan saptıklarında, Allâh onların kalplerini Hak`tan döndürdü gerçeği algılayamazlar artık! Allâh, inancı bozulmuş toplumu hakikate erdirmez! وَإِذْ قَالَ عِيسَى ابْنُ مَرْيَمَ يَا بَنِي إِسْرَائِيلَ إِنِّي رَسُولُ اللَّهِ إِلَيْكُمْ مُصَدِّقًا لِمَا بَيْنَ يَدَيَّ مِنَ التَّوْرَاةِ وَمُبَشِّرًا بِرَسُولٍ يَأْتِي مِنْ بَعْدِي اسْمُهُ أَحْمَدُ ۖ فَلَمَّا جَاءَهُمْ بِالْبَيِّنَاتِ قَالُوا هَٰذَا سِحْرٌ مُبِينٌ 6- Ve iz kale `Iysebnu Meryeme ya beniy israiyle inniy Rasûlullahi ileyküm musaddikan lima beyne yedeyye minetTevrati ve mübeşşiren BiRasûlin ye`tiy min ba`dismuhu Ahmed* felemma caehüm Bilbeyyinati kalu hazâ sıhrun mubiyn; 6- Hani Meryemoğlu İsa dedi ki “Ey İsrailoğulları… Muhakkak ki ben size Rasûlullâh`ım! Tevrat`tan önümde olan için bir tasdik eden ve benden sonra Rasûl olarak gelecek ismi AHMED olanı müjdeleyenim!” Onlara mucizeler olarak geldiğinde “Bu apaçık bir sihirdir” dediler. Not Bu konuda bir Rasûlullâh açıklaması “Tevrat`taki ismim `Ahyed`dir uzaklaştıran; çünkü ben ümmetimi ateşten alıp uzaklaştırırım… Zebur`daki ismim `el Mahiy`dir silen; çünkü Allâh benimle putlara kulluk yapanları sildi… İncil`deki ismim `Ahmed` dir Zât`ın tecellisi olarak Hamd etmekte olan… Kurân`daki ismim `Muhammed`dir kesintisiz çok Hamd edilen; çünkü ben Semâ ve Arz ehli arasında `MAHMUD`um değerlendirilenim.” وَمَنْ أَظْلَمُ مِمَّنِ افْتَرَىٰ عَلَى اللَّهِ الْكَذِبَ وَهُوَ يُدْعَىٰ إِلَى الْإِسْلَامِ ۚ وَاللَّهُ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ 7- Ve men azlemu mimmeniftera `alAllâhilkezibe ve hüve yüd`a ilel`İslam* vAllâhu lâ yehdilkavmezzâlimiyn; 7- İslâm`a davet olunduğu hâlde, Allâh`a iftira edenden gayrının varlığını kabul edenden daha zâlim kimdir? Allâh zâlimler topluluğuna hidâyet etmez! A sayfasından devam 3- Len tenfe'aküm erhamuküm ve lâ evladüküm yevmelkıyameti yafsılu beyneküm* vAllâhu Bima ta'melune Basıyr; Ne akrabalarınız ne de evladınız size asla fayda sağlamaz! Kıyamet sürecinde aranızı ayırır! Allâh yaptıklarınızda olarak Basıyr'dir. A. Hulusi 03 - Ne hısımlarınızın ne de evlatlarınızın size asla menfaati olmaz, o kıyamet gününde aranızı ayırır ve Allah hep amellerinizi gözetir. Elmalı Len tenfe'aküm erhamuküm ve lâ evladüküm yevmelkıyame size ne onların yakınlıkları, ne de sizin çocuklarınız, yani kendisi uğruna kafirlere muhabbet beslediğiniz, Müslümanlara ihanet anlamına gelen bir takım işlere yeltendiğiniz o yavrularınız, akrabalarınız, yakınlarınız, yani sizin hiç kimseniz size yarın Allah nezdinde yardım etmez. Allah nezdinde sizi Allah’tan gelecek bir cezadan korumaz. Kıyamet günü ne sizin yakınlarınız, erhamuküm ve lâ evladüküm, ne de çocuklarınız size gelecek bir cezayı önleyemez. Hiçbir yardımı olmaz. yafsılu beyneküm Allah aranızı ayırır, yani şimdi kendileri için kendinizi ateşle attığınız o kimseler yarın sizden kaçarlar Yevme yefirrulmer'u min ahıyh Ve ümmihi ve ebiyh Abese/34-35 İlâ ahıri ayeh! Ayetlerinde söylendiği gibi kişi o gün kendi kardeşinden kaçar, eşlinden kaçar, çocuklarından kaçar, anne babasından kaçar. Yani aranız ayrılır hiç kimse hiç kimseye yardım edemez olur. vAllâhu Bima ta'melune Basıyr Allah yaptığınız her bir şeyi en ince ayrıntısına kadar görmektedir. Zımnen yakınlarınızı kollamak için şah damarınızdan yakın olan Allah’a uzak düşmeyin. Hz. Hatib'in hadisesi ile bu hadise üzerine nazil olan ayetlerden, aşağıdaki sonuçları çıkarabiliriz. a Bu şekilde davranmak, kişinin niyeti ne olursa olsun casusluktur. Üstelik bu casusluk, tehlikeli ve zarar verecek olaylara yol açabilecek bir dönemde yapılmıştır. Bu suç normal bir zamanda değil, savaş durumunda işlenmiş olmasına rağmen, Hz. Peygamber Hz. Hatib'i, ona kendini savunma şansı tanımaksızın hapse atmamış ve ayrıca mahkemeyi açık bir şekilde yapmıştır. Tüm bunlardan anlaşıldığına göre, İslâm'da yöneticiler ve hakimler, bir kimsenin suçunu kendileri bilseler veya şüphe duysalar dahi, o kimseyi hemen hapse atma yetkisine sahip değildirler. Ayrıca gizli kapılar ardında yargılamanın da İslâm'da yeri yoktur. b Hz. Hatib bin Ebi Belta'nın sadece Muhacir olmayıp, ayrıca Bedir ashabından olması, O'na sahabeler arasında imtiyaz kazandırmıştı. Bu özelliklerine rağmen, büyük bir suç işlediği için, Allah Teâlâ onu yukarıdaki ayette sert bir şekilde tenkit etmiştir. c Hz. Hatib'in mahkemesi esnasında, Hz. Ömer'in görüşü, Hz. Hatib'in davranışının zahirine bakılarak öne sürülmüştü. Ancak Hz. Peygamber O'nun görüşünü reddedip daha sonra İslâm'ın "Bir davranışın sadece zahiri göz önüne alınarak karar verilmez" şeklindeki bir ilkesini beyan etmiştir. d Hz. Peygamber'in Bedir ashabının faziletleri hakkında, "Allah'ın Bedir Savaşı'na katılanlara, o vaziyeti görüp, "Ben sizi affettim" demediğini kim biliyor?" şeklindeki sözü "Bedir ashabı ne günah işlerse işlesin, onların affı önceden garanti edilmiştir" anlamında değildir. e Kur'an ın ve Hz. Peygamber'in açıklamalarından, kafirler lehinde casusluk yapmasının bir Müslüman’ın mürtet sayılmasına veya iman dairesinden çıkarılmasına ya da münafık kabul edilmesine yeterli olamayacağı anlaşılmaktadır. f Kur'an ın bu ayetlerinden, bir Müslüman’ın kafirler lehine casusluk yapmasının en yakın akrabalarının malları ve canları tehlikede olsa bile, hiçbir zaman caiz olmadığı açıkça anlaşılmaktadır. g Eşbah'a göre bu konuda Devlet Başkanının İmamın geniş bir yetkisi vardır. O, suçlunun şartlarını göz önüne alarak gereken cezayı verir. Ayrıca bu görüş, İmam Malik ve İbn Kasım'dan da nakledilir. İbn el-Macişun ve Abdulmelik bin Hateb'e göre, suçluda casusluk yapmak adet halini almışsa, onu katletmek gerekir. h Yukarıda zikredilen hadisten, suçlunun aranmasında gerekirse sadece erkeklerin değil, kadınların da elbiselerinin çıkarılmasının caiz olduğu sonucu Kur’an. 4- Kad kânet leküm usvetun hasenetun fiy İbrahiyme velleziyne me'ahu, iz kalu likavmihim inna bureau minküm ve mimma ta'budune min dûnillâhi, keferna Biküm ve beda beynena ve beynekümül'adavetü velbağdâu ebeden hattâ tu'minu Billâhi vahdeHU illâ kavle İbrahiyme liebiyhi leestağfirenne leke ve ma emlikü leke minAllâhi min şey'* Rabbena 'aleyke tevekkelna ve ileyke enebna veileykelmasıyr; İbrahim'de ve Onunla beraber olan kimselerde sizin için gerçekten güzel bir örnek vardır. Hani onlar kavimlerine dediler ki "Muhakkak ki biz sizden de, Allâh dûnunda kulluk yaptıklarınızdan da uzağız! Sizi inkâr - reddettik. Sizinle aramızda ebediyen düşmanlık ve buğz başlamıştır; siz Esmâ'sıyla hakikatiniz olan Allâh'ın Vâhidiyetine iman edinceye kadar!"... Ancak İbrahim'in babasına "Mutlaka senin için mağfiret dileyeceğim; ama senin için dua edip istemekten başka Allâh'tan bir şeye mâlik değilim" sözü hariç! "Rabbimiz, sana tevekkül ettik, sana yöneldik ve dönüş sanadır!" dediler. A. Hulusi Sizin için güzel bir örnek İbrahim ile beraberindekiler de oldu Vaktiyle onlar kavimlerine şöyle dediler Biz sizlerden ve Allah dan başka taptıklarınızdan beriyiz ve sizi tanımıyoruz, ta ki siz Allahın birliğine iman edinceye kadar, sizinle aramızda ebedî buğz-u adavet başladı» ancak İbrahim’in babasına Elbette senin için istiğfar edeceğim» mamafih senin için Allah dan hiç bir şeye gücüm yetmez» demesi müstesna, dediler. Ya Rabbena! Biz ancak sana tevekkül kıldık ve sana gönül verdik ve bütün gidiş sanadır. Elmalı Kad kânet leküm usvetun hasenetun fiy İbrahiyme velleziyne me'ah doğrusu sizin için İbrahim ve onunla birlikte olan kimseler de büyük bir örneklik, güzel bir örneklik vardır. iz kalu likavmihim inna bureau minküm ve mimma ta'budune min dûnillâh hani onlar demişlerdi ki kavimlerine; Biz sizden ve sizin Allah dışında taptığınız her şeyden berîyiz, teberi ediyoruz. Sizden de, Allah dışında taptığınız putlardan da uzaklaşıyoruz. Demişlerdi İbrahim ve beraberindekiler. keferna Biküm biz sizin hayat tarzınızı reddediyoruz, biz sizi inkar ediyoruz, sizin hayat tarzınızı reddediyoruz demişlerdi. ve beda beynena ve beynekümül'adavetü velbağdâu ebeden hattâ tu'minu Billâhi vahdeH sizinle bizim aramızda, siz bir tek Allah’a iman edinceye dek ebediyen sürecek bir düşmanlık ve nefret vardır demişlerdi İbrahim ve beraberindekiler. illâ kavle İbrahiyme liebiyhi leestağfirenne lek ancak tek istisnası vardı bunun. Yani sizin örnek almamanız gereken tek istisna. O da neydi? İbrahim’in babasına; Senin için kesinlikle istiğfar edecek Allah’tan af dileneceğim demesiydi. ve ma emlikü leke minAllâhi min şey' Ama senin lehine Allah’tan bir şey elde etme gücüm yok demişti İbrahim babasına. Sen babamsın, ben peygamber oğulum, sen de müşrik babamsın. Ama senin için Allah’tan isteye isteye zorla bir şey elde edemem demişti. Rabbena 'aleyke tevekkelna ve ileyke enebna veileykelmasıyr Size düşen şöyle yalvarmaktır. _Böyle bir parantez içi açıklama koymamız gerekiyor bu ayetin başına_ hepinize, hepimize düşen şöyle yalvarmaktır ey mü’minler. Ey rabbimiz sana güvendik, sana dayandık. Ve ileyke enebna ve sana yöneldik veileykelmasıyr, en sonunda varacağımız yer sensin. Varış yeri, son durak sensin. Burada değerli Kur’an dostları Hz. İbrahim’in bir istisnasından bahsediliyor. İllâ kavle diye devam eden bölüm bu istisnayı veriyor aslında. Hz. İbrahim bu vaadini gerçekleştirmişti. Vağfir liebiy innehu kâne mineddâlliyn. Şuârâ/86 Babamı affet, çünkü o sapıttı diye dua etmişti Şuârâ 86, 87. ayetlerinde. Ama tevbe suresinde ki ayetten babasının Allah düşmanı olduğunu anlayınca Tevbe/114. ayetinden babasının Allah düşmanı olduğunu anladığını görüyoruz Hz. İbrahim’in. İşte bunu anlayınca duasından geri dönmüş ve teberî etmişti. Ve ma kânestiğfaru İbrahiyme li ebiyhi illâ an mev'ıdetin veadeha iyyahu.Tevbe/114 Yani ona verdiği bire söz üzerine sadece dua etmiş, istiğfar etmişti. Biz bunu anlıyoruz. Sözünü yerine getirmek için. Fakat onun Allah’tan yüz çeviren biri olduğu açıkça anlaşılmış ve Allah’ın da onu affetmeyeceği kesin anlaşılmış olunca Hz. İbrahim bir daha babasına dua dahi etmedi. Biz bütün bu ayetlerden, Tevbe/114., Şuârâ/86-87 ayetleri ve bu ayetten biz bu gerçeği açıkça anlıyoruz. Demek ki kafirliği açıksa bir insan, küfrü üzere de ölmüşse ona asla istiğfar edilmez, rahmet dilenmez, mağfiret dilenmez. Kur’an ın açık hükmü budur. 5- Rabbena lâ tec'alna fitneten lilleziyne keferu vağfir lena Rabbena* inneke entel 'Aziyzül Hakiym; "Rabbimiz! Hakikat bilgisini inkâr edenler için bizi sınav objesi kılma! Bizi mağfiret et Rabbimiz! Muhakkak ki sen Aziyz'sin, Hakiym'sin." A. Hulusi 05 - Ya Rabbena! bizleri o küfredenlerin fitnesi kılma ve bizlere mağfiret buyur, çünkü sensin ancak öyle azîz öyle hakîm. Elmalı Rabbena lâ tec'alna fitneten lilleziyne keferu rabbimiz bizi kafirler için bir fitne kılma. Yani kafirlerin oyuncağı yapma, kafirleri bize güldürme ey rabbimiz. Yani farlık bir ima da böyle mana verebiliriz. vağfir lena Rabbena ey rabbimiz bizi bağışla inneke entel 'Aziyzül Hakiym çünkü sen, evet sensin üstün ve yüce olan, sensin hikmetle hükmeden. 6- Lekad kâne leküm fiyhim üsvetun hasenetün limen kâne yercullahe velyevmel'ahır* ve men yetevelle feinnAllâhe "HU"velĞaniyyulHamiyd; Andolsun ki onlarda İbrahim ve ashabında sizin için, Allâh'ı ve sonsuz gelecek süreci yaşamayı umanlar için güzel bir örnek vardır... Kim Allâh'tan yüz çevirirse, muhakkak ki Allâh Ğaniyy'dir, Hamiyd'dir. A. Hulusi 06 - Hakikaten sizler için güzel bir örnek onlarda olmuştur Allaha ve Âhiret gününe Ümit besleyenler için; her kim de aksine giderse haberi olsun ki Allah çok ganiydir, her hamd onundur. Elmalı Lekad kâne leküm fiyhim üsvetun hasenetün limen kâne yercullahe velyevmel'ahır doğrusu onların bu tavrında içinizden Allah’ı ve ahiret gününü gözeten kimseler için elbet güzel bir örneklik vardır. ve men yetevelle feinnAllâhe "HU"velĞaniyyulHamiyd kim de onları dost edinirse, veya yüz çevirirse. 2 manaya da gelir. yetevelle. Kim onları dost edinirse ki bağlama uygun budur, ben bunu tercih ediyorum, veya yüz çevirirse iti bilsin ki Allah, evet O dur kendi kendine yeten, O’dur tüm hamdlere layık olan. 7- 'AsAllâhu en yec'ale beyneküm ve beynelleziyne 'adeytum minhüm meveddeten, vAllâhu Kadiyr* vAllâhu Ğafûrun Rahıym; Umulur ki Allâh sizinle, düşman olduklarınız arasında bir sevgi oluşturur. Allâh Kaadir'dir... Allâh Ğafûr'dur, Rahıym'dir. A. Hulusi 7 - Umulur ki Allah sizinle onlar içinden düşmanlaştıklarınız arasında bir meveddet husule getire. Allah kadîrdir, Allah gafurdur rahîmdir. Elmalı 'AsAllâhu en yec'ale beyneküm ve beynelleziyne 'adeytum minhüm meveddeten Mümkindir ki Allah sizin düşman olarak algıladığınız kimselerle sizin aranızda bir sevgi var edebilir. Bu mümkindir. Yani düşmanlarınızla sizin aranızda bir sevgi var edebilir. Bu ayet İslam’da cihad ın gayesinin insanla İslam arasında ki engellerin kaldırılması olduğunu, sevgiyi hakim kılmak olduğunu gösteriyor başka şey değil. vAllâhu Kadiyr ve Allah’ın buna gücü yeter. Allah’ın bunu yapmaya, düşmanınızla sizin aranızda sevgi var etmeye gücü yeter. Yani düşmanınızı da sizin imanınıza döndürmeye. Biz bunu böyle anlayacağız. vAllâhu Ğafûrun Rahıym zira Allah çok bağışlayan sonsuzca merhamet edendir. İbn. Abbas Ümmü Habibe hakkında evlilikten sonra Ebu Süfyan; Bu yiğidi kimse durduramayacak der. İbn. Abbas Ümmü Habibe hakkında indiğini söyler bu ayetin. Ki Ümmü Habibe Ebu Süfyan’ın kızıdır. Ebu Süfyan Ümmü Habibe’nin babasıdır. Onun için peygamberimize Ebu Süfyan 7. yılda gelmiş ve açlıktan kırılan Mekke için yardım istemişti. Efendimiz da Hayber’den kazanılan külçe gümüşlerden bir kısmını Mekke’nin fakirlerine gönderdi. İşte Ebu Süfyan bu şefkat abidesi davranışı görünce; Bu yiğidi kimse durduramayacak demişti. Bu önemli. Düşmanına bunu söyletebilmek, işte bu. 8- Lâ yenhâkümullâhu 'anilleziyne lem yukatiluküm fiyddiyni ve lem yuhricûküm min diyariküm en teberruhüm ve tuksitu ileyhim* innAllâhe yuhıbbulmuksitıyn; Allâh sizi, din yüzünden sizinle savaşmamış ve sizi yurtlarınızdan çıkarmamış kimselere iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan engellemez. Muhakkak ki Allâh muksitleri her şeye hakkını verenleri sever. A. Hulusi 08 - Allah sizi din hakkında size kıtal yapmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselerden, onlara iyilik etmeniz ve kendilerine adalet yapmanızdan nehy etmez, çünkü Allah adalet yapanları sever. Elmalı Lâ yenhâkümullâhu 'anilleziyne lem yukatiluküm fiyddiyni ve lem yuhricûküm min diyariküm en teberruhüm ve tuksitu ileyhim İşte İslam’da kiminle savaşılır, kiminle savaşılmaz ve niçin savaşılırın cevapları olan ayetler geldi. Allah size, sizinle din savaşı yapmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayan kimselerle, iyilik ve adalet üzere bir ilişki geliştirmeni yasaklamaz. Yani Allah sizi yurtlarınızdan çıkarmamışsa, size karşı bir din savaşı açmamışlarsa onlarla insanlık, iyilik üzerinde yardımlaşmanızı engellemez ve onlarla iyilik çerçevesinde bir ilişki kurmanızı yasaklamaz. Ayet açık ve net. Bunu söylüyor. innAllâhe yuhıbbulmuksitıyn Allah adaletli davrananları sever. Bu ayetler İslam’da savaşın dine zorla sokma, veya dini zorla yayma amacına hizmet etmediğini, sadece saldırganlığı ve tecavüzü önlemek amacına hizmet ettiğini açıkça gösterir. 9- İnnema yenhakümullâhu 'anilleziyne kateluküm fiyddiyni ve ahrecûküm min diyariküm ve zaheru 'alâ ıhraciküm en tevellevhüm* ve men yetevellehüm feülaike hümüzzâlimun; Allâh ancak, Din yüzünden sizinle savaşmış, sizi yurtlarınızdan çıkarmış ve sizin çıkarılmanıza destek olmuş kimseleri dost edinmenizi yasaklar. Kim onları dost edinirse işte onlar zâlimlerin ta kendileridir! A. Hulusi 09 - Allah sizi ancak size din hakkında kıtal yapan ve sizi yurtlarınızdan çıkaran ve çıkarılmanıza muzaheret ede kimselerden, onlara dostluk etmenizden nehy ediyor, her kim de onlara dostluk ederse işte onlar kendilerine yazık eden zalimlerdir. Elmalı İnnema yenhakümullâhu 'anilleziyne kateluküm fiyddiyni ve ahrecûküm min diyariküm ve zaheru 'alâ ıhraciküm en tevellevhüm Allah sizi sadece sizinle savaşan, sizinle Din savaşı yapan ve sizi yurtlarınızdan çıkaran veya sizin çıkarılmanıza destek veren kimselerle savaşmanızı, velayet ilişkisi kurmanızı yasaklar. Yani Allah sadece bu üç zümre ile velayet ilişkisine girmenizi yasaklar. Candan yürekten bir ilişkiye girmenizi yasaklar. Kim bunlar; Sizi yurtlarınızdan çıkaran, size karşı Din savaşı açan, ya da sizi yurtlarınızdan çıkaranları destekleyenler. Bunlarla ilişkiye girmenizi yasaklar. Bunların dışında kilerle ilişki kurmanızı yasaklamaz. ve men yetevellehüm feülaike hümüzzâlimun artık kim onlarla candan bir dostluk kurarsa işte onlar zalimlerin ta kendileridir. Devam ediyor C sayfasına geçiniz. Mümtehine suresini toplu olarak BURADA bulabilirsiniz.

asallahu en yec ale beyneküm